GALATASARAY KÜREK TAKIMININ FETHİYE KAMPINDA BİR GÜN
15 Mart 2016 Salı günü kürek takımımızın Fethiye Ata Park Oteldeki kampını ziyaret ettim. A Takımından 19 sporcu ile tanışma fırsatım oldu. Ekipten birkaç kişinin Sapanca’da çalıştığı söylendi, ne yazık ki onlarla el sıkışma şansını yakalayamadım.
Baş Antrenör Recep Akıcı ve Tesis Müdürü Mustafa Veli Ak ile eski günlerden günümüze kadar gelen arkadaşlığımızı ve anılarımızı paylaşarak güzel bir gün geçirdik.
Şube Menajeri Mehmet Mumcuoğlu bir gün önce İstanbul’da yapılan ve sarı kırmızılıların başarıları ile sonuçlanan Türkiye Kupası 2. Etap yarışlarından sonra Fethiye’ye gelmişti.
Anlatılanları dinledikçe tam elli yıl önce başlayan aktif sporculuk hayatımda yaşadıklarım ile bu gün yaşananlar arasında hiç fark olmadığını fark ettim. Bunu iyi anlamda alırsanız, sporcuların davranışı, saygısı, ilgisi ve antrenman ciddiyetlerine tam puan verdim.
Ama kötü anlamda ne gördüm diye sorarsanız kürek sporunun ülke çapında giderek kan kaybettiğini, yarışlara katılan kulüp ve sporcu sayısının endişe verecek kadar azaldığını birebir işin içinde yaşayanlardan dinledim.
Umarım bu sene olimpiyatlardan sonra yapılacak olan federasyon seçimlerinde ülke yararına sonuçlar çıkar.
Fethiye’deki güzel günümüzde büyük bir tesadüf eseri olarak Kanal F televizyonu Haber Müdürü Erdoğan Cankuş kampı ziyaret etti, güzel sohbetler yapıldı.
Erdoğan Bey ile Recep Akıcı Hoca ve Menajer Mehmet Mumcuoğlu’nun sohbetinden sonra ben de soruları cevaplandırdım.
Antrenman saati geldiğinde hep birlikte otelin hemen önündeki Fethiye Kürek Kulübüne gittik. Orada küreğe gönül vermiş Nasuf Dinçer Bey ile tanıştık.
Fethiye Kürek Kayıkhanesinde beni bir sürpriz bekliyordu: Yıllar önce Almanya’dan gelmiş, Türkiye’de de yarışmış, kupa kazanmış yaşlı bir tekne kayıkhanede kendisini tanıyacak birisini bekliyordu.
Alman malı, Berlin Spandau’da imal edilmiş, Friedrich Pirsch plaketini taşıyan bu dört çifte teknesi yandaki yazıya göre Mannheim Kürek Kulübü (Mannheimer RG Rheinau) kayıkhanesinden emekliye ayrılmıştı. Çok zarif ahşap bir yapıya sahip olan tekne günümüzün teknolojisine yenik düşmüş, bir müzede yerini almayı bekliyordu.
Sonunda tarihe karşı olan zaafımızı yenip günümüze geri döndük ve ekiplerin suya inmelerini izledik. Önce Tek Çifteler, sonra İki Tekler sırayla suya indiler ve ısınma küreklerine başladılar.